Önceden telefon etmeliydik ve bir masa ayırtmalıydık. - We should have phoned ahead and reserved a table. We reserve the right for modifications. reserved ne demek
1999-2023 Sesli Sözlük. Arkadaşlarım, çok çekingen olduğumu söylerler iken; ailem ise hep, çok sıkıcı olduğumu iddia eder. - My friends always say I'm too reserved, but my family always says I'm too boring. reserved ne demek 1999-2023 Sesli Sözlük.
Bill oldukça içine kapanıktır. - Bill is reserved ne demek quite reserved. Parti için sandalyeler ayırtıldı. - The seats were reserved for the party. Trende ayrılmış koltuklar var mıdır? - Are there reserved seats on the train?.
Bahis Siteleri Para Yatırma Çekme
He was a reserved ne demek quiet, reserved person. He was a quiet, reserved person. Bu tablo ayrılmıştır. - This table is reserved. I'm sorry, sir, but these are reserved seats. Bu koltuklar yaşlı insanlar için ayrılmıştır. - These seats are reserved for old people.
Üç kişilik bir masa ayırtmak istiyorum. - I'd like to reserve a table for three. Bir otel odası rezerve etmek istiyorum. - I'd like to reserve a hotel room.
20 dilde online sözlük. 20 milyondan fazla sözcük ve anlamı üç farklı reserved ne demek aksanda dinleme seçeneği.
Hamilelikte Oturma Pozisyonları
New oil reserves are continuously being discovered, but not as fast as the existing ones are running out. Bir reserved ne demek otel odası rezerve etmek istiyorum. - I'd like to reserve a hotel room.
Tom oldukça ağzı sıkı, reserved ne demek değil mi? - Tom is quite reserved, isn't he?. I accept your view with one reserve.
İki kişilik bir masa ayırtmak istiyorum. - I'd like to reserve a table for two. Telefon edip bir masa ayırtmalıydık. - We ought to have phoned ahead and reserved a table. Tüm koltuklar ayırtılmış. - All the seats are reserved. 20 dilde online reserved ne demek sözlük. 20 milyondan fazla sözcük ve anlamı üç farklı aksanda dinleme seçeneği.
Mobil Bahis Canlı Destek Kapalı
Tom ağzı sıkı, değil mi? - Tom is reserved, isn't he?. Ben birinci sınıf bir kamara ayırmak istiyorum. - I want to reserved ne demek reserve a first-class stateroom. Bill oldukça çekingendir. - Bill is quite reserved.
Tolgshow Yeni Bölüm Izle
reserved ne demek This cake is reserved for the guests!. Parti için sandalyeler ayırtıldı. - The seats were reserved for the party. Tom ağzı sıkı, değil mi? - Tom is reserved, isn't he?.
Tom oldukça reserved ne demek ağzı sıkı, değil mi? - Tom is quite reserved, isn't he?.
Tek kişilik oda rezervasyonu yaptırmak istiyorum. - I'd like to reserve a single reserved ne demek room.
Türkçe Nasıl Söylenir
Ben Tom'u çok çekingen buldum. - reserved ne demek I found Tom very reserved. Saat altıda dört kişilik bir masa ayırtmak istiyorum.
Bill oldukça çekingendir. - Bill is quite reserved. I'm sorry, sir, but these are reserved seats. I reserved a table for us at the best reserved ne demek restaurant in town. Trende ayrılmış koltuklar var mıdır? - Are there reserved seats on the train?.
Saat altıda dört kişilik bir masa ayırtmak istiyorum. - I'd like to reserve a table for four at six. Ben bir koltuk rezervasyonu yaptırmak istiyorum. - reserved ne demek I'd like to reserve a seat.
Intihar Edenin Cenaze Namazı Kılınır Mı
Bill oldukça reserved ne demek içine kapanıktır. - Bill is quite reserved.
Raffle's'da reserved ne demek yemek yemek istiyorsan, haftalar önceden rezerve ettirmelisin. Bu trende yer ayırtmak istiyorum. - I'd like to reserve a seat on this train. Tüm koltuklar ayırtılmış. - All the seats are reserved.